Hun-Türk Kurultayı: Macaristan’da Türk Dünyasının Buluşması
- Macaristan’ın Bugač şehrinde düzenlenen Hun-Türk Kurultayı, 25’ten fazla milletin katılımıyla, geleneklerin canlandırıldığı ve Türk dünyasının birlik mesajları verdiği coşkulu bir etkinlik olarak başladı.
Macaristan’nın Bugač şehrinde düzenlenen ve her iki yılda bir gerçekleştirilen Hun-Türk Kurultayı, bu yıl da büyük bir coşkuyla başladı. Etkinliğe Macaristan Ulusal Meclis Başkan Yardımcısı Sándor Lezsák, KKTC Ulusal Meclis Başkanı Zorlu Töre, TBMM Milletvekilleri, TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, TÜRKSOY ve Türk Devletleri Teşkilatı’nın üst düzey yetkilileri ile Türk dünyasından birçok önemli isim katıldı. Kurultay, 300 bine yakın izleyiciyi bir araya getirdi.
Kurultayın bu yılki programında, Macar ve Türk halklarının ortak kültürel mirasını kutlayan çeşitli etkinlikler yer aldı. Nomadik binicilik gösterileri, okçuluk yarışmaları, savaş gösterileri ve geleneksel Macar-Hun-Avar mirasını tanıtan sergiler büyük ilgi gördü. Ayrıca, devasa bir yurt kampı kuruldu ve burada el sanatları gösterileri, çocuk programları ve bilimsel sunumlar gerçekleştirildi.
Etkinliğin en dikkat çekici anlarından biri, yaklaşık 300 atlı ve yaya askerin yer aldığı “Kılıç Alayı” oldu. Bu gösteri, Hun-Türk halklarının birlik ve gücünü sembolize eden büyük bir askeri geçit töreni olarak öne çıktı. Ayrıca, geleneksel bir göçebe düğününün canlandırıldığı dramatik bir gösteri de katılımcılar tarafından beğeniyle izlendi.
TİKA Başkan Yardımcısı Dr. Mahmut Çevik, açılış konuşmasında, “Kurultay, kültürel zenginliklerimizi tanımamız ve tanıtmamız açısından büyük bir fırsat sunuyor. Soydaşlarımızın ve akraba topluluklarımızın kimliklerini muhafaza etmeleri ve birlik içinde yaşamaları için birçok projeye imza attık,” ifadelerini kullandı.
Kurultay, üç gün boyunca sürecek ve Türk dünyasının kültürel zenginliklerinin sergilendiği çeşitli etkinliklerle devam edecek.
Sınır Ötesi Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Hun-Türk Kurultayı, Türk Dünyası’nın birliği ve dayanışmasının somut bir örneği olarak her yıl Macaristan’da düzenleniyor. Kurultaya katılan biri olarak, bu etkinliğin Türk milletinin tarihsel köklerine olan bağlılığını ve bu köklerden beslenerek geleceğe yönelik bir vizyon geliştirdiğini görmek gurur verici. Kurultay, sadece bir tarih şenliği değil, aynı zamanda Türk dünyasının birliğini pekiştiren ve ortak kültürümüzü, dilimizi ve değerlerimizi yeniden hatırlatan bir platform olarak büyük bir öneme sahip.
Türk milliyetçisi bir perspektiften bakıldığında, Hun-Türk Kurultayı’nın, milli şuurun canlı tutulması, genç nesillere bu şuuru aktarma ve Türk halkları arasındaki dayanışmayı güçlendirme açısından kritik bir rol oynadığı açıktır. Türk milletinin birliği ve beraberliği, sadece coğrafi sınırlarla sınırlı kalmayan, aksine gönül coğrafyamızı da kapsayan geniş bir alana hitap ediyor. Bu tür etkinlikler, Türk milletinin tarihini ve kültürünü unutmadan, bu mirası yaşatma ve geleceğe taşıma kararlılığını pekiştiriyor.
Kurultay’da yapılan etkinlikler, gösteriler ve konuşmalar, Türk milletinin bağımsızlık ruhunu, kültürel zenginliğini ve tarihine olan sadakatini yeniden hatırlatıyor. Bu tür buluşmalar, Türk dünyasının birlikte hareket etme gücünü gösterdiği gibi, aynı zamanda dış güçlere karşı milli duruşumuzu sergilemek açısından da önemlidir. Türk dünyası olarak, birliğimizi koruyarak ve bu tür etkinliklerle pekiştirerek, tarihimize sahip çıkabilir ve ortak geleceğimizi inşa edebiliriz.
Bu bağlamda, Hun-Türk Kurultayı gibi etkinliklerin devam etmesi ve daha geniş kitlelere ulaşarak Türk milletinin milli ve manevi değerlerine sahip çıkılması gerektiğine inanıyorum. Bu, sadece bugünü değil, aynı zamanda yarınlarımızı da şekillendirecek olan milli bir görevdir.