Nuri Gürgür’den Kurtulmuş’a Sert Eleştiri: Yeni Anayasa ve Devlet-Millet İlişkisi
- Türk Ocakları’nın geçmiş dönem Genel Başkanı Nuri Gürgür, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un anayasa görüşlerini sert bir dille eleştirdi.
Türk Ocakları’nın geçmiş dönem Genel Başkanı Nuri Gürgür Bey, Eskişehir Türk Ocağı internet sitesinde yayınladığı yazısında, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un 10 Ekim’de Gazi Üniversitesi Akademik Yıl Açılış Programındaki konuşmasını eleştirerek, yeni anayasa ile ilgili ortaya koyduğu görüşlerin milli değerlerle çeliştiğini vurguladı. Kurtulmuş, Anayasa metnindeki “değiştirilemez” olarak nitelendirilen ilk dört maddeden 3. madde hakkında “Devletin ülkesi olmaz, Devletin milleti olmaz” şeklindeki ifadesiyle, devleti bir idari yapı olarak tanımlamaktadır.
Bu anlayış, milli birliğin ve beraberliğin önemini hiçe saymaktadır. Gürgür, “Devlet ve millet, birbirine kenetlenmiş varlıklar olarak düşünülmelidir. Devletin millet olmadan bir anlamı yoktur” diyerek, bu yaklaşımın tehlikesine dikkat çekmiştir. Yeni bir anayasa yapılması meselesinin, siyasi iktidarın önceliklerinden biri haline gelmesi ve Meclis’te yapılan tartışmalar, Türkiye’nin milli kimliğine zarar verme potansiyeli taşımaktadır. Kurtulmuş’un ifadeleri, sadece anayasayı değil, aynı zamanda milletin ruhunu ve değerlerini hedef alır nitelikte bir tehdit oluşturmaktadır.
Gürgür, geçmişte olduğu gibi günümüzde de siyasi İslâmcıların ve etnikçi, ideolojik bölücülerin milli yapıyı zayıflatmaya yönelik çabalarının sürdüğünü vurgulamaktadır. Kurtulmuş’un “devletin milleti olmaz” sözü, milli görüş ideolojisinin ruhuna aykırı bir tavır sergilemekte ve Türk milletinin tarihi değerlerini göz ardı etmektedir. Devletin ve milletin ilişkisi, varoluşsal bir temele dayanmakta olup, birinin yok sayılması, diğerini tehlikeye atmaktadır.
Ayrıca, Gürgür, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerine de dikkat çekerek, Kurtulmuş’un bu konudaki sessizliğini eleştirmiştir. Yüzyıllardır var olan bir millet bilinci, bu tür tehditlerle yok edilemez. Doğu Türkistan halkı, kimlikleri ve kültürel değerleri üzerinden bir soykırıma tabi tutulurken, Kurtulmuş gibi liderlerin bu duruma kayıtsız kalması kabul edilemez.
Sonuç olarak, Kurtulmuş’un yaptığı açıklamalar, milli birlik ve beraberlik anlayışına ters düşmektedir. Nuri Gürgür, Kurtulmuş’un bu safsatalarını kamuoyuyla paylaşarak, Türk milletinin gerçek değerlerini savunma adına önemli bir sorumluluk üstlenmiştir. Türk milletinin varlığını ve bağımsızlığını korumak için her zaman uyanık olunmalı ve milli değerlere sahip çıkılmalıdır.
Sınır Ötesi Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Nuri Gürgür’ün, Numan Kurtulmuş’un anayasa ile ilgili açıklamalarına yönelik sert eleştirileri, milli değerlerimizi ve kişiliğimizi koruma konusundaki hassasiyetimizi bir kez daha gündeme getiriyor. Devlet ve millet ilişkisini göz ardı eden her türlü yaklaşım, Türkiye’nin birlik ve beraberliğine zarar verme. Özellikle Doğu Türkistan’da yaşanan insan haklarının ihlalleri ve mili değerlerinin korunmasının liderlerinin daha duyarlı ve kararlı olmaları aşikâr. Türk milletinin geçmişten gelen sağlıklı ve hürriyet mücadelesine sahip çıkmamalıyız.