Suna Sarvan Hasdoğru’nun Kişisel Sergisinde Geçmişin Hikayesi Canlanıyor
Suna Sarvan Hasdoğru’nun kişisel sergisinde, geçmiş dönemlere ait giysiler ve ev gereçleriyle ziyaretçileri nostaljik bir yolculuğa çıkaran sahneler yer alıyor. Karlar altındaki tarihî bir görüntüyle kültürel mirasın izleri, sergideki atmosferi tamamlıyor.
- Kültürümüzün en değerli izlerini gün yüzüne çıkaran Suna Sarvan Hasdoğru, “Geçmişten Günümüze Giysiler ve Ev Gereçleri” adlı sergisiyle 2-3 Kasım 2024 tarihlerinde Edirne’de sanatseverlerle buluşuyor.
Edirne’de düzenlenecek anlamlı bir etkinlikle, sanatçı ve koleksiyoner Suna Sarvan Hasdoğru, geçmişin zengin kültürel mirasını sanatseverlerle buluşturuyor. Uzun yıllardır titizlikle derlediği “Geçmişten Günümüze Giysiler ve Ev Gereçleri” isimli koleksiyonu, Suna Sarvan Hasdoğru’nun kişisel çabası ve tutkusu sayesinde günümüzle buluşuyor.
Sergi, 2-3 Kasım 2024 tarihlerinde Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür ve Sanat Merkezi’nde açılacak ve Hasdoğru’nun geçmiş dönemlere duyduğu sevgi ile derlediği eserlerle ziyaretçileri geçmişe bir yolculuğa çıkaracak. Suna Sarvan Hasdoğru’nun sanata olan derin bağlılığı ve kültürel mirasa sahip çıkma çabası, bu sergiyi daha da anlamlı hale getiriyor. Sergide, bir zamanlar günlük hayatın vazgeçilmezi olan giysi ve ev gereçleri, Hasdoğru’nun estetik vizyonu ile bir araya getirilerek izleyiciye sunulacak.
Suna Sarvan Hasdoğru, bu sergi ile geçmişten bugüne uzanan bir köprü kurarken, sadece sanatseverleri değil, aynı zamanda tarih ve kültüre meraklı herkesi de bu değerli birikimle buluşturmayı hedefliyor. Sanatçının derin bilgi birikimi ve koleksiyon tutkusuyla hazırlanan bu sergi, kültürel zenginliklerimize sahip çıkmamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyor.
Sınır Ötesi Gazetesi sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.
Suna Sarvan Hasdoğru’nun kişisel sergisi, geçmişe dair izleri ve kültürel zenginlikleri yeniden gün yüzüne çıkarması açısından büyük bir önem taşıyor. Sergide yer alan giysi ve ev gereçleri, geçmiş dönemlerin günlük yaşamına ışık tutarak hem nostalji meraklılarına hem de tarihseverlere hitap ediyor. Bu değerli çalışmaları için Suna Sarvan Hasdoğru’ya teşekkür eder, bu tür etkinliklerin kültürel mirasımıza sahip çıkmamız açısından ne kadar önemli olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim.