Başöğretmen Dr. Önder Arpacı: “Edirne’nin içini eğitim ile doldurmak zorundayız.”

0

Başöğretmen Dr. Önder Arpacı: “Edirne’nin içini eğitim ile doldurmak zorundayız.”

 

  • Kendinizi tanıtır mısınız?

Başöğretmen Dr. Önder Arpacı: Nevşehir’de doğumluyum. İlk ve orta öğrenimini Nevşehir’de tamamladım. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nden mezun oldum. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü’nde Felsefe ve Din Bilimleri (Din Eğitimi) alanında Yüksek Lisans ve Doktoramı yaptım. 2006 yılında “Başöğretmen” unvanımı aldım.

1989 yılında öğretmenlik mesleğine başladım. İzmir Halide Edip Adıvar Ortaokulu, Kadıköy Kenan Evren Lisesi, Fenerbahçe Lisesi, Kadıköy İmam Hatip Lisesi, İstanbul Anadolu Lisesi, Sainte Pulcherie Fransız Lisesinde öğretmenlik; İstanbul Anadolu Lisesi, Moda İlköğretim Okulu ve T.Emlak Bankası Ataşehir İlköğretim Okulu, Köy Hizmetleri Anadolu Lisesi, Suadiye Hacı Mustafa Tarman Anadolu Liselerinde yönetici olarak görev yaptım.

2013 ile 2018 tarihleri arasında Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü görevinde bulundum. 17.12.2018 tarihinden buyana Edirne İl Millî Eğitim Müdürlüğü görevini sürdürüyorum.

  • Eğitimci gözü ile bize Edirne’yi değerlendirir misiniz?

Başöğretmen Dr. Önder Arpacı: Edirne’nin içini eğitim ile doldurmak zorundayız. “Biz Anadoluyuz Projesi” kapsamında değişik il ve ülkelerden öğrencileri Edirne’de misafir ediyor ilimize gönüllü turizm elçisi kazandırıyor, biz de öğrencilerimizi değişik illere gönderiyor tarih ve kültür gelişimlerini sağlıyoruz. Edirne bir tarih ve turizm ve eğitim şehridir. Edirne’de bulunan Trakya Üniversitesinin tarihi 1488 yılında hizmete açılan II. Bayezid Külliyesine dayanıyor. Bu Tıp Medresesi, medrese ve şifahane bölümlerinden oluşuyordu. Medresede öğrenciler eğitim görüyorlardı. Burada 18 öğrenci odası, bir dershane ve bunların açıldığı bir orta avlu var. Şifahane bölümüne iki avludan geçilerek girilir. 12 odanın bulunduğu birincisi geniş avluda poliklinik hizmet ve yönetici odaları var. 4 odanın bulunduğu ikinci avlu eczane ve ilaç depolarıydı. Şifahanenin ana mekânı ise hastanesinin yataklı bölümü bulunuyor. Bu bölüm 6 kışlık ve yazlık yatak odası ile 1 musiki sahnesinden oluşmaktadır. O tarihlerde dünyada zihinsel engelli bireyler öldürülürken Edirne’de müzikle tedavi edilecek kadar ileri ve modern imkânlara sahipti.

Edirne turizmi ciğer, Kakava ve Kırkpınar’dan ibaret değil. Tarihi Kırkpınar güreşleri 658 yıldır devam eden geleneksel bir spor. Çok daha iyi tanıtmak zorundayız. Edirne’de tasavvuf ehli çok insan var. Edirne’de Muradiye Camii’nde Mevlana Hazretlerinin torunlarının mezarları var. Celaleddin ve Cemaleddin Hazretlerinin mezarları orada. Edebiyat tarihi için çok önemli olan Neşati’nin mezarı da orada. Edirne’de her yer bir tarih deryası. Kişi ve kurumlar olarak Edirne’yi çok iyi tanıtmak zorundayız… Osmanlı’nın ilk tarihçilerinden Oruç Bey Edirne’lidir ve çok önemli bir tarihçidir. Bu şehrin değerlerini tanıtmalıyız.  Fatih Sultan Mehmet burada doğdu diyoruz. Peki, Fatih Sultan Mehmet’in şairliğini ne kadar anlatabiliyoruz? Avni mahlası ile yazdığı şiirler hafızalara sığmaz, bu büyük hükümdarın. Müzelerimizi de daha çok tanıtmak zorundayız. Edirne Paşaeli’dir, Edirne Rumeli’dir. Edine 600 yıl boyunca sanata, edebiyata, tasavvufa, tarihe hizmet etmiş insanların şehridir Edirne. Bu şehre layık olmak için çok daha fazla çalışmak zorundayız. Edirne’nin mutfağı çok zengin bir mutfaktır. Ciğer bu şehrin son yıllarında kültürüne girmiştir ve turizme katkısı büyüktür. Ciğer meşhurdur Edirne’de ama sarması da meşhurdur. Ciğer sarması Edirne’nin geleneksel lezzetidir. Antep şehrimiz mutfağı ile meşhur iken biz de Edirne’nin kandilli mantı gibi, ciğer sarması gibi geleneksel lezzetlerini de tanıtmalıyız.

Edirne kimlikli bir şehirdir. Dünya’da kimlikli şehir çok azdır. Edirne dünya tarihine yön vermiş, meydan savaşların yaşandığı bir kenttir.

Edirne, deyince insanın aklına dünya tarihi gelmelidir. Traklar’dan Roma’ya Hadrianus’tan Fatih Sultan Mehmet’e, Atilla’dan Han Krum’a, Yıldırım Beyazıt’tan Avcı Mehmet’e, Enver Paşa’dan Mustafa Kemal Atatürk’e ve niceleri geliyor. Edirne demek medeniyet demektir. Edirne demek yüksek kültür demektir. Edirne ve çevresinde 33 tane büyük meydan savaşı yaşandı, bunun 16 tanesi dünya harp tarihinde yerini aldı. Dünya tarihi yazılırken, Roma’yı, Osmanlı’yı, Bizans’ı, Hunları çıkartabilir misiniz? Bunun öncesinde, tarih öncesi devirlerde Trakları çıkartabilir misiniz? Traklar’ın üç krallığına başkentlik yapmış bir şehir Edirne. Edirne sadece Osmanlı’ya başkentlik yapmış bir şehir değildir. Edirne bir geçiş noktasındadır. Edirne hakikaten bir kapıdır. Bütün bu özelliklerinden dolayı da kimlikli bir şehirdir. Edirne bir medeniyet tasavvurunun aslında tam ortasındadır. Edirne denilince bir çırpıda 8 bin yıllık tarihsel bir resim çizersiniz. Bilge Kağan’ın da deyimi ile Edirne, ‘titreyerek kendine dönmek‘ zorunda. Var olanı rasyonel bir şekilde kullanmak gerekiyor. Var olan nedir? Tarihsel birikim, kimlik ve eserlerdir. 1700’lü yıllarda Edirne, Avrupa’nın üçüncü büyük şehridir. 1900’lü yılların ilk yarısına baktığımızda şehir merkezinde nüfus 30.000’lere kadar düşmüştür. Balkan savaşları,  Birinci dünya savaşı ve Yunan işgali Edirne’yi birçok yönden olumsuz etkilemiştir Edirne’nin demografik yapısı değişmiştir. Edirne bir göçmen kentidir. Ben Edirneliyim diyen, kendini bu kente ait hisseden; bu kentin ekonomisine, kültürüne, sosyal hayatına sahip çıkan herkes Edirnelidir. Edirne’nin markaya ihtiyacı yoktur. Edirne’nin zaten geçmişten gelen birikimi vardır. Edirne zaten markadır, bir başkenttir. Kaleiçi’ni kazdığınızda sekiz metre aşağıda bile şehir kalıntısı bulursunuz. Resmen şehir yıkılmış, tekrar tekrar şehir yapılmıştır. Şehir, şehir üstüne kurulmuştur. Edirne, dünyada metrekare başına en çok tarihi eser düşen Floransa’dan sonra ikinci şehirdir. Peki, bu Floransa’da medeniyet nasıl inşa edildi diye sorduğumuzda karşımıza şu cevap çıkar: İstanbul’un fethi ile İstanbul’dan kaçan sanatçılar, Avrupa’da, İtalya merkezli Rönesans hareketlerini başlatmıştır ve unutmayalım ki, İstanbul’un fethi de başkent Edirne’den başlar. Fatih Sultan Mehmet Edirne’de doğdu. Edirne’de eğitim aldı ve Edirne’den yola çıkarak İstanbul’u fethetti. Bunları ön plana çıkarmak zorundayız, mecburuz.

Osmanlı İmparatorluğunun son dönemlerinde bile Edirne büyük bir şehirdir. Mesela İkinci Meşrutiyetin ilanı ile birlikte daha çok tarih sahnesine çıkan Talat Paşa, Edirnelidir, Son dönem Osmanlı siyasetine yön vermiştir, Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı yapmıştır.

  • Uygulamakta olduğunuz 2023 Eğitim Vizyonu Edirne Projeleri ve diğer çalışmalarınız ile ilgili bilgi alabilir miyiz?

Başöğretmen Dr. Önder Arpacı:  2023 Eğitim Vizyon Belgesinin felsefesi “Eğitim sistemleri, içinden çıktığı medeniyetler kadar, evrensel insanlık değerleriyle de harmanlanırlar.” cümleleriyle başlar.

Eğitimin bir bütün olduğu ve ona kuvvet veren her unsurun birbirinden kıymetli olduğu bilinciyle hazırlanan bu belge bizim kılavuzumuz olmuştur. Bu sebeple biz Edirne İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak İlimizin, değerlerimizin, kültürümüzün yansıması olacak aynı zamanda evrensel değerleri de kucaklayacak projelerle yola çıktık.

2018-2019 eğitim öğretim yılının 2. döneminde Edirne ilimizde 2023 Eğitim Vizyonunu temele alan 39 eğitim projesi geliştirilmiş ve bu projeler kapsamında ilimizde tüm ilçelerimizle birlikte çok sayıda etkinlik düzenlenmiştir. Öncelikle eğitimin dört temel unsurunu kapsayan akademi çalışmaları yapılmıştır. Bu akademi çalışmalarında öğretmen, öğrenci, yönetici ve velilerimize çeşitli eğitimler verilmiş, onların karşılaştıkları sorunları çözmelerine fayda sağlanmaya çalışılmıştır. Aynı paydada buluşan eğitim ögelerinin sorunlarını çözmeye yaklaşan her bir eğitimcimizin, öğrencimizin ve velimizin süreçten ve sonuçlarından memnun olduğunu görmek bizi mutlu etti. Kısa bir süreye sığdırdığımız çalışmaları ve sonuçlarını gördükçe 2023 Eğitim Vizyonunun getirilerinin katlanarak artacağına inancımız tamdır. Bu sebeple 2023 Eğitim Vizyonu çerçevesinde hazırlanan ve uygulanan projelerimizin eğitime katkısını artırmak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.

Ayrıca Bakanlığımız 2023 vizyonu çerçevesinde “Mutlu Çocuklar Güçlü Türkiye” hedefinde İlimizdeki okullarımıza Valimiz Sayın Ekrem Canalp’in himayelerinde 10 farklı türde 155 adet Tasarım Beceri Atölyesi yapılmaktadır. Hayatın en birinci işi eğitim olduğunun bilinciyle çocuklarımızı sadece akademik anlamda değil, uygulamalı eğitimi ön plana çıkaracak, onları bilim, kültür, sanat, spor ve yaşam odağı gibi her alanda özgün, etkin ve başarılı kılacak eğitim ortamları hazırlanmaktadır.

En önemli hedefimiz Edirne’mizde eğitimi daha ileriye götürmektir. Eğitim camiası olarak bütün çalışmalarımızı zaman mefhumuna bağlı kalmadan var gücümüzle bu idealin gerçekleşmesi yönünde gerçekleştiriyoruz.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir