Kurum: “Korkaklar zafer anıtı dikemez”

• TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu, Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Gül ile birlikte Onur Yemeğin sahibi İş İnsanı, TÜMKİAD Edirne İl Başkanı Oğuz Kurum ve Yönetim Kurulu üyeleri Cengiz Aykaç, Ali Şeker, Bülent Cüneyt Rende, Nilay Yılmaz Basınç ve Müslüm Şahin’i Havsa’da ki Onur Yemek tesislerinde ziyaret etti.

TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu, 1997 yılında küçük bir tesis olarak kurulan, 2023 yılında 40 bin kişiye hizmet veren Türkiye’nin en modern yemek üretim tesislerinden birisini ziyaret etmekten gurur duyduğunu söyledi.

Nihat Tanrıkulu, üretim felsefesi ve tekniklerinin kullanılarak revize edilen Onur Yenmek Üretim Farikası, bünyesinde, ‘Yemeği Deneyimlemeye Hazır mısın?’ teması işlenen ‘Ar-Ge Mutfağını’ barındıran yeni revize edilen fabrikada planlama süreci tam otonom ile yönetiliyor olduğunu gördüğünü ve bundan mutluluk duyduğunu belirtti, tesis hakkında bilgi aldı.

Onur Yemeğin sahibi İş İnsanı, TÜMKİAD Edirne İl Başkanı Oğuz Kurum bilgi verirken, Edirne’nin Havsa ilçesi çıkışında bulunan alanda kurulan ve açık alanı 5.000 metrekare, kapalı alanı ise 2.400 metrekare büyüklükte olan modernize edilmiş üretim fabrikasında, gıda güvenliği konusundaki en yüksek standartlar uygulandı. ISO Kalite Sistemlerine uygun projelendirilen tesiste iş sağlığı ve güvenliği (İSG), gıda güvenliği, alanların optimum kullanımı, maksimum verimlilik ile iç ve dış müşteri memnuniyeti ön planda tutuldu. Çevreci uygulamalarla maksimum seviyede enerji ve su tasarrufu sağlandığını söyledi.

Yenilenerek revize edilen tesis hakkında bilgi veren Onur Yemek Ldt. Şti Yönetim Kurulu Başkanı ve TÜMKİAD Edirne İl Başkanı Oğuz Kurum, pandemi nedeniyle yatırımların durma noktasına geldiği bir dönemde, Türkiye’nin en modern ve büyük yemek fabrikalarından birini tamamlamış olmaktan ve yatırımı, şirketlerinin kuruluşunun 26. yılında hizmete açmaktan dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade etti.

Kuruluşundan itibaren Trakya Bölgesindeki kamu ve özel kuruluşla yemek üretimi yapan Onur Yemek İşletmelerinin mevcut üretim tesisini daha mükemmel hale getirmek amacıyla yeni bir üretim fabrikası yatırımını yapmaya karar verdiklerini aktaran Kurum, şunları söyledi: “Çalışanlarımızla birlikte verimlilik çalışmaları yaparak, yeni tesisimizi tasarladık. Son teknolojiye sahip ekipmanlar ile ISO Kalite Sistemlerine uygun, iş sağlığı güvenliği (İSG), gıda güvenliği, alanların optimum kullanımı, maksimum verimlilik ve müşteri memnuniyetini ön planda tutarak projeyi hayata geçirdik. Yalın üretim felsefesi ve tekniklerinin kullanıldığı Onur Yemek Üretim Fabrikasını 2021 yılında 180 günde tamamlayarak, hizmete açmış olduk. Bu gün tam anlamı ile otomasyon yemek üretimine başlamış bulunmaktayız.”

Çevreci Uygulamalar İle Enerji ve Su Tasarrufu Sağlandı

Oğuz Kurum, son teknoloji ile donatılan yeni fabrikada üretim, organizasyon ve lojistik kayıplarının minimize edildiğini, dijital sistemlerle fabrikanın süreç akışlarının kontrol ve takip edildiğini, sürdürülebilirlik yaklaşımı ile de üretim süreçlerinin performans sonuçlarının sürekli izlendiğini vurguladı. Onur Yemek Üretim Fabrikasının sahip olduğu yalın üretim felsefesi ve onu destekleyen yapay zeka ile benzerlerinden ayrıldığını vurgulayan Kurum, yeni yatırımları hakkında şu bilgileri verdi: “Sürdürülebilir ekonomilerin ancak çevreci enerji kaynaklarıyla mümkün olduğuna inanan ve bu doğrultuda güçlü bir adım atarak yeşil enerji sertifikası almaya aday bir şirket olarak, yeni tesisimizi de enerji etkin bina konseptine uygun inşa ettik.”

Planlama Sürecini Yapay Zekâ Yönetiyor

Onur Yemek İşletmeleri Tesisinin, özel bir yazılımla yönetildiği bilgisini veren Kurum, ‘Akıllı Menü Planlama Gıda Fabrika Otomasyonu’ adı verilen yazılım ile tesiste ürün tefariğinden, stok yönetimine ve menü planlamaya kadar tüm süreçlerin yapay zeka tarafından yönetildiğini belirtti.

Oğuz Kurum, yeni üretim tesisinin bünyesinde bir de Ar-Ge Mutfağı kurduk. ‘Yemeği Deneyimlemeye Hazır mısın?’ temasına uygun kurulan bu alanda çoklu yemek denemelerinin yanı sıra çalışanlarımıza pişirme eğitimleri de verilecek” dedi.

TÜMKİAD Genel Başkanı Nihat Tanrıkulu ve Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Gül’e TÜMKİAD Edirne İl Başkanlığı olarak yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi de veren Kurum, “Bizim kırmızı çizgilerimiz var, dikkat edeceğimiz ve taviz veremeyeceğimiz bir tavırlımız, tutumumuz var.  Bizim için Ordulu, Ankaralı, Muğlalı, Edirneli, Kahramanmaraşlı, Sinoplu, Diyarbakırlı vatandaş aynı değerdedir. Farklı kültürlerde ki farlı insanlar gelincik misali bu ülkenin farklı yerlerine yerleşmiş. Bu mozaik bizim zenginliğimizimdir. Ama bu zenginlikte ki ülkenin geldiği kilit noktaya üzülüyoruz.

Türkiye de ki radikal terör örgütlerin uzantısı siyasi partilerin oylarının yükseldiğini üzülerek görüyoruz. Terör örgütlerine göbekten bağlı olan bilgisiz ve bilinçsiz insanların verdiği oylarla güçlenip, gelecekte ülkeye zarar vereceğini bildiğimiz için endişeleniyoruz. Fikir ayrılıklarının düşmanlığa dönüşmesine izin verilemez. Milletin varlığının kıyamete kadar sürdürülmesi düşüncesi bütün hakların üstünde kutsal bir vazifedir.

Sorunlara mantıklı çözümler üreterek seçmeni kazanabilirsin, bu siyasetçilerin işi.

Bu ülkenin yenilenmeye, yeni sistemlere ihtiyacı var, bunun için düğmeye basma zamanı geldi.

Türkiye’de siyasi konjonktürde bir şeyler yapılıyor, bir şeyler değişiyor ama bunların hiç birinin bizi ilgilendirmiyor, ilgilendirmemesi de lazım.

Biz iş dünyası derneği TÜMKİAD ailesi olarak oturma dönemini bıraktık. Hiçbir konuda suçlu aramaya gerek yok, her konuda çözüm üretmemiz lazım.

Ticaret para ile olur, siyaset insanla yapılır, Sivil Toplum Kuruluşu yöneticiliği, yani devlete ve millete hizmet adam ile yapılır. Bu ülkenin ve milletin artık kardeşliğe, huzura, birliğe ihtiyacı var.

Türkiye’de istikrarın oluşmasını engellemek için yapılandırılan, il legal fraksiyonlara karşı bir olmalıyız, bütün olmalıyız.

Adem ile Havva’nın rengi ne ise, Türk Bayrağının rengi ne ise bizim rengimiz de odur. Yoksa ülkeyi elimizden götürecekler.

Biz doğruyu söylüyoruz ve kimse ile kavga etmiyoruz. Türkiye’de ki sivil toplum kuruluşları çoğunlukla birilerinin talimatı ile kurulur siyasi güç olarak desteklenir, sonra da o STK’nın oluşturduğu insan kitlesi, siyasi güce destek verir.

Biz öyle kurulmadık, çünkü biz iş insanlarından oluşuyoruz, iş dünyasının sivil toplum kuruluşuyuz. Maddi güç zaten bizde var.

Örneğin bir metro hattını kurarken uzun süre yerin altında çalışmalar yaparsınız, alt yapıyı hazırlarsınız, rayları döşersiniz, kimse fark etmez. Açılışını yaparsınız, insanlar o gün birden gedeceği yere metronun mekânsal kurgusunda rahat ve güvenli bir şekilde ulaşır.

Bu deprem afetinden sonra Türkiye’nin diri yapılara ihtiyacı var. Şimdi doğru zaman, var olmak için hamlelerimizi doğru yapmalıyız. Devletin mekanizmalarının çalışmasına ihtiyacı var. Birileri devletin parası ile yapacağı işi aksatıyorsa TÜMKİAD Edirne İl Başkanlığı olarak müdahale etmek bizim görevimiz. Devlet mekanizmasında oluşan aksaklık düğümlerini çözmek bizim görevimiz, aksi takdirde bu düğümler bizi bitirir. Biz bu düğümleri çözecek bilgiye, birikime, cesarete ve yüreğe sahibiz. 29 Mart 2023 Çarşamba günü Onur Yemek Üretim tesislerinde vereceğimiz geniş katılımlı iftar yemeğinde bu meşaleyi Edirne’den yakmayı planlıyoruz, Korkaklar zafer anıtı dikemez.” şeklinde konuştu.